Dünyada bir ilk: Yeni Zelanda’nın Whanganui Nehri “Yaşayan Canlı” kabul edildi.
Nehir yolu ilk olarak 1934 yılında açılmaya başlandı ve inşası tam 30 yıl sürdü. Sel baskınları veya bazı sebeplerden ötürü inşaat sürekli ertelenmek zorunda kaldı. 2009 yılında başlayan görüşmeler, 2014 yılında imzaya döküldü ve 2016 yılında yasa olarak yürürlüğe girdi, geçtiğimiz günlerde de sonuçlandı.
Nehir artık binlerce turistin akın ettiği cazibe merkezi haline geldi, dahası yakında “nüfus cüzdanı olan bir birey” olacak.
Yeni Zelanda & Maoriler
Yeni Zelanda, 2 büyük ve bir çok küçük adadan oluşan; “Yeni Zelanda Milletler Topluluğu” olarak da bilinen, meşruti monarşi ve parlamenter demokrasi ile yönetilen bir ülke. Yazıda bunu vurgulamak önemli çünkü yerli hal olan Maorileri tanımak gerekli. Maoriler, Yeni Zelanda nüfusunun yaklaşık %15’ini oluşturuyor. Anayasal düzeni belirleyen belli bir belge bulunmasa da, Maorilerle yapılan Waitangi Anlaşması(solda), kurucu belge olarak öne çıkıyor. Anlaşma 1840 yılında İngiliz Kraliyetiyle 500’ü aşkın Maori şefiyle yapılmış. Bu anlaşmayla bugünkü Yeni Zelanda’nın temelleri atılmış.
Yeni Zelanda yasama organı, “Temsilciler Meclisi” olarak bilinir. Yerli halk olan Maorilere de mecliste kontenjan ayrılmaktadır.
Whanganui Nehri & Maoriler
Whanganui Nehri, Kuzey Ada’nın merkezinden denize kadar tam 145 kilometrelik bir alanda akıyor. Nehir, Maori halkı için kutsal ve saygı gösterilen bir nehir. Maorilerle Hükumet arasında yapılan görüşmeler sonuçlandı. Ülkenin Anlaşma Görüşmeleri Bakanı ve Waitangi Görüşmeleri Lideri Christopher Finlayson şu açıklamaları yaptı:
“Te Awa Tupua Bill, Whanganui Nehri Anlaşması, sonuçlandırılması çok zor bir savaş haline gelmişti. Maoriler 1870lerden beri nehir için hak arıyorlardı. Bazılarına bir nehre canlı ünvanı verilmesi garip gelebilir. Ama bu anonim topluluklardan, şirketlerden daha garip değildir”
Maoriler adına konuşan Gerrard Albert ise, “Maoriler, hükumetin uzun süredir nehrin “huzuruna ve sağlığına” verdikleri zararı biliyordu. Her zaman Whanganui nehrini bölünmez ve yaşayan bir canlı kabul ettik-bu duruma Te Awa Tupua deniyor- . Bu öyle bir canlı ki, tüm fiziksel ve spritüel elementleri bir araya toplamış durumda: dağlar, kuzey ada merkezi ve deniz.
Anlaşma imzaları atılırken
Hükumet tarafından yapılan bir diğer açıklama ise şu şekilde:” Bu yasa, Whanganui Nehrinin geleceği için güçlü bir ortam yaratacak. Nehre verilen zararın ortadan kaldırılması için 80 milyon dolar harcanacak, buna ek olarak 1 milyon dolar da nehir için yeni yasaların çıkartılmasına harcanacak. Kraliyet, 30 milyon doları nehrin sağlığına ve refahına harcayacağını belirtti”.
https://www.beehive.govt.nz/release/whanganui-river-settlement-passes-third-reading
http://time.com/4703251/new-zealand-whanganui-river-wanganui-rights/
https://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/dostluk_gruplari.ulkeler?pUlkeNo=117
http://www.mfa.gov.tr/yeni-zelanda-siyasi-gorunumu.tr.mfa
http://www.teara.govt.nz/en/treaty-of-waitangi
http://www.radionz.co.nz/news/te-manu-korihi/326689/whanganui-river-to-gain-legal-personhood